OSMANLI'DAN GÜNÜMÜZE EDEBİYAT VE TOPLUM
Liste Fiyatı :
225,00TL
İndirimli Fiyat :
191,25TL
Kazancınız :
33,75TL
Taksitli fiyat :
6 x 37,04TL
Havale/EFT ile :
187,43TL
9786051140926
602001
https://www.konseykitap.com/osmanlidan-gunumuze-edebiyat-ve-toplum
OSMANLI'DAN GÜNÜMÜZE EDEBİYAT VE TOPLUM
191.25
Arka kapak
Edebiyat toplumsal olguları yansıtması açısından her zaman değerli bir sosyolojik araç olmuştur. Edebiyat sayesinde toplumu doğrudan gözlemlemek yerine, onu kavramada dâhiyane bir yeteneğe sahip olan edebiyatçının yansıttıkları üzerinden şaşırtıcı varsayımlara ulaşabiliriz. Özellikle toplumsal tarih çalışmalarında ancak edebî metinler sayesinde geçmişte yaşanmış sosyal ilişkilileri, olayları ve yapıları betimleme şansımız olur.
Edebiyatın toplumla olan ilişkisi bununla sınırlı değildir. Edebiyatın bizzat kendisi tarihin çeşitli dönemlerinde toplumsal dönüşümün ana motiflerinden biri olmuştur. Fransız İhtilali’nden Bolşevik Devrimi’ne, faşist rejimlerin ortaya çıkışından 68 olaylarına kalemin toplumu dönüştürmede önemli bir rol oynadığını görürüz.
Bugün Türk toplumunun yaşadığı tarihsel değişime ışık tutmak istediğimizde edebiyat bizim için en önemli anahtar haline gelir. Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılışından Cumhuriyet’in kuruluşuna dek yaşanan süreç, toplumsal sancılar; Tanzimat Edebiyatı, Millî Mücadele Dönemi Edebiyatı derinlemesine incelenmeden tahlil edilemez.
Tüm bunlarla birlikte Türkiye’de edebiyat akımlarının ortaya çıkış şekillerinin Türk toplum yapısının dönüşümüyle paralellik arz ettiğini görürüz. Örneğin roman, ancak belirli ölçülerde, Batılı anlamda orta sınıf tanımına uyan bir kitlenin palazlanmasıyla güçlenmiştir. Türkiye’de büyük göç dalgası öncesi önemli bir toplumsallık arz eden köy yaşantısı köy edebiyatını ortaya çıkarmıştır. Kentleşmeyle birlikte ortaya çıkan yabancılaşma ve yeni toplumsal sorunlar Garip Akımı’nı doğurmuştur. Bunlar gibi sayabileceğimiz sayısız örnek Türkiye’de de edebiyat ve toplumun etle tırnak gibi birbirinden ayrı düşünülemeyeceğini gösterir.
Ancak edebiyatın toplum ile kurduğu bu yakın ilişki ve bunun sonucunda sunduğu sosyolojik zenginlik edebiyat eserini asıl amacı olan sanatsal kaygısından saptırmamalıdır. Bir edebî eserin toplumsal yönü ne kadar güçlü olursa olsun eserin var oluşunun ön koşulu sanatsal ifadesidir.
Dünya çapında şöhrete sahip, en önemli tarihçi ve sosyal bilimcilerimizden biri olan Prof. Dr. Kemal Karpat Osmanlı’dan Günümüze Edebiyat ve Toplum’da bu iki temel kaygıyı göz önünde bulundurarak edebiyat aracılığıyla Türk toplum yapısının tarihsel süreç içerisinde farklı bir resmini çiziyor. Türk dili ve edebiyatıyla ilgili olarak şaşırtıcı bilgiler verirken yaptığı analizlerle okuyucuyu çok farklı perspektiflerden sosyolojik bir okuma yapmaya teşvik ediyor. Türkiye’de toplum ve edebiyat ilişkisi üzerine henüz güçlü bir literatürün oluşmadığı göz önünde bulundurulduğunda Karpat’ın bu eseri alanında eşsiz bir başvuru kaynağı haline geliyor.
Editörün görüşü
Bu kitap, Kemal Karpat’ın Çağdaş Türk Edebiyatında Sosyal Konular başlıklı kitabını ihtiva etmenin yanı sıra kendisinin yıllar içinde edebiyata dair kaleme aldıklarını da içeriyor. Konuya her zaman canlı bir ilgi duyan Karpat, bu ilgisini ömrünün son günlerine kadar muhafaza ediyor, burada yer verildiği üzere 2000’lerde dahi polemik yazıları yazıyor. Türkiye’nin yetiştirdiği en önemli sosyal bilimcilerden olan Kemal Karpat tarih, sosyoloji, siyaset bilimi, nüfus araştırmaları, edebiyat araştırmaları gibi sahalarda eser vermiş, yapıtları Cambridge, Oxford, Princeton, Brill kalitesindeki yayınevlerince basılmış dünya çapında bir değerimizdir. Kitapları, makaleleri farklı ülkelerde, değişik dillerde yayınlanmıştır.
En önemli cümle
"Benim düşünce ve duygu bakımından gelişmemde, insanları ve toplumları anlamamda edebiyatın birinci derecede etkisi olmuştur. Hatta bir adım daha ileri giderek şunu belirtmek isterim: Küçüklüğümde okuduğum sayısız edebî eser, bende insanları ve sosyal ortamı anlamak merakını uyandırdığı gibi bana bu anlamayı kolaylaştıracak bir yaklaşım ve anlayış vermiştir."
Bu kitap neden önemli
Bilim adamları tarafından edebiyat ile sosyal bilimler arasındaki bağlantı genellikle kabul edilir ve önemli görülür; ancak bu genel kabule rağmen bu tarz çalışabilen, gereğini yerine getirebilen pek azdır. Kemal Karpat, 1950’lerin sonlarında çıktığı bu yolda neredeyse ölümüne kadar çaba sarf etti; dilin, sanatın, özellikle edebiyatın gelişimi üzerine kafa yordu, bu yaklaşımıyla da bir öncü oldu.
- Açıklama
Arka kapak
Edebiyat toplumsal olguları yansıtması açısından her zaman değerli bir sosyolojik araç olmuştur. Edebiyat sayesinde toplumu doğrudan gözlemlemek yerine, onu kavramada dâhiyane bir yeteneğe sahip olan edebiyatçının yansıttıkları üzerinden şaşırtıcı varsayımlara ulaşabiliriz. Özellikle toplumsal tarih çalışmalarında ancak edebî metinler sayesinde geçmişte yaşanmış sosyal ilişkilileri, olayları ve yapıları betimleme şansımız olur.Edebiyatın toplumla olan ilişkisi bununla sınırlı değildir. Edebiyatın bizzat kendisi tarihin çeşitli dönemlerinde toplumsal dönüşümün ana motiflerinden biri olmuştur. Fransız İhtilali’nden Bolşevik Devrimi’ne, faşist rejimlerin ortaya çıkışından 68 olaylarına kalemin toplumu dönüştürmede önemli bir rol oynadığını görürüz.Bugün Türk toplumunun yaşadığı tarihsel değişime ışık tutmak istediğimizde edebiyat bizim için en önemli anahtar haline gelir. Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılışından Cumhuriyet’in kuruluşuna dek yaşanan süreç, toplumsal sancılar; Tanzimat Edebiyatı, Millî Mücadele Dönemi Edebiyatı derinlemesine incelenmeden tahlil edilemez.Tüm bunlarla birlikte Türkiye’de edebiyat akımlarının ortaya çıkış şekillerinin Türk toplum yapısının dönüşümüyle paralellik arz ettiğini görürüz. Örneğin roman, ancak belirli ölçülerde, Batılı anlamda orta sınıf tanımına uyan bir kitlenin palazlanmasıyla güçlenmiştir. Türkiye’de büyük göç dalgası öncesi önemli bir toplumsallık arz eden köy yaşantısı köy edebiyatını ortaya çıkarmıştır. Kentleşmeyle birlikte ortaya çıkan yabancılaşma ve yeni toplumsal sorunlar Garip Akımı’nı doğurmuştur. Bunlar gibi sayabileceğimiz sayısız örnek Türkiye’de de edebiyat ve toplumun etle tırnak gibi birbirinden ayrı düşünülemeyeceğini gösterir.Ancak edebiyatın toplum ile kurduğu bu yakın ilişki ve bunun sonucunda sunduğu sosyolojik zenginlik edebiyat eserini asıl amacı olan sanatsal kaygısından saptırmamalıdır. Bir edebî eserin toplumsal yönü ne kadar güçlü olursa olsun eserin var oluşunun ön koşulu sanatsal ifadesidir.Dünya çapında şöhrete sahip, en önemli tarihçi ve sosyal bilimcilerimizden biri olan Prof. Dr. Kemal Karpat Osmanlı’dan Günümüze Edebiyat ve Toplum’da bu iki temel kaygıyı göz önünde bulundurarak edebiyat aracılığıyla Türk toplum yapısının tarihsel süreç içerisinde farklı bir resmini çiziyor. Türk dili ve edebiyatıyla ilgili olarak şaşırtıcı bilgiler verirken yaptığı analizlerle okuyucuyu çok farklı perspektiflerden sosyolojik bir okuma yapmaya teşvik ediyor. Türkiye’de toplum ve edebiyat ilişkisi üzerine henüz güçlü bir literatürün oluşmadığı göz önünde bulundurulduğunda Karpat’ın bu eseri alanında eşsiz bir başvuru kaynağı haline geliyor.Editörün görüşü
Bu kitap, Kemal Karpat’ın Çağdaş Türk Edebiyatında Sosyal Konular başlıklı kitabını ihtiva etmenin yanı sıra kendisinin yıllar içinde edebiyata dair kaleme aldıklarını da içeriyor. Konuya her zaman canlı bir ilgi duyan Karpat, bu ilgisini ömrünün son günlerine kadar muhafaza ediyor, burada yer verildiği üzere 2000’lerde dahi polemik yazıları yazıyor. Türkiye’nin yetiştirdiği en önemli sosyal bilimcilerden olan Kemal Karpat tarih, sosyoloji, siyaset bilimi, nüfus araştırmaları, edebiyat araştırmaları gibi sahalarda eser vermiş, yapıtları Cambridge, Oxford, Princeton, Brill kalitesindeki yayınevlerince basılmış dünya çapında bir değerimizdir. Kitapları, makaleleri farklı ülkelerde, değişik dillerde yayınlanmıştır.En önemli cümle
"Benim düşünce ve duygu bakımından gelişmemde, insanları ve toplumları anlamamda edebiyatın birinci derecede etkisi olmuştur. Hatta bir adım daha ileri giderek şunu belirtmek isterim: Küçüklüğümde okuduğum sayısız edebî eser, bende insanları ve sosyal ortamı anlamak merakını uyandırdığı gibi bana bu anlamayı kolaylaştıracak bir yaklaşım ve anlayış vermiştir."Bu kitap neden önemli
Bilim adamları tarafından edebiyat ile sosyal bilimler arasındaki bağlantı genellikle kabul edilir ve önemli görülür; ancak bu genel kabule rağmen bu tarz çalışabilen, gereğini yerine getirebilen pek azdır. Kemal Karpat, 1950’lerin sonlarında çıktığı bu yolda neredeyse ölümüne kadar çaba sarf etti; dilin, sanatın, özellikle edebiyatın gelişimi üzerine kafa yordu, bu yaklaşımıyla da bir öncü oldu.Stok Kodu:9786051140926Boyut:13,5x21Sayfa Sayısı:312Baskı:5Basım Tarihi:Aralık 2021Kapak Türü:Karton KapakKağıt Türü:1. Hamur
- Taksit Seçenekleri
- PaytrTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim191,25191,252102,03204,06369,42208,27453,22212,86543,53217,64637,04222,23
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.