Kamu Yönetimi
ÖNSÖZ
Kamu yönetimi, modern devletin ve toplum hayatının en önemli unsurunu meydana getirmektedir. Vatandaş olarak, kamu kurumlarının ürettikleri ve yönettikleri mal ve hizmetlerden her gün yararlanmaktayız. Birçok alanda, kamu kurumlarının hizmetlerine bağımlıyız. Kamu yönetiminin performansı, halkın günlük yaşamını önemli ölçüde etkilemektedir. Kamu yönetimi, devletin bir yürütme aracı olarak, günlük hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline gelmesine rağmen, onun yapısı, işleyişi ve sorunları hakkında sistematik bilgi ve araştırmalar yeterli düzeyde değildir. Bunun da temel nedeni, kamu yönetiminin siyaset dışı bir alan olarak görülmesidir. Nitekim siyasi partiler, temel hak ve özgürlükler, hükümet, baskı grupları ve seçim sistemleri gibi anayasal düzenin önemli siyasi kurumları, son zamanlara kadar kamu yönetimine göre daha çok incelenmiştir. Ancak 1980’den itibaren kamu yönetimi alanında yoğunlaşan reformlar ve bunlar üzerinde yapılan tartışma ve değerlendirmeler, kamu yönetimi literatüründe de gerek dünyada ve gerekse ülkemizde önemli bir sıçrama meydana getirmiştir. Kamu yönetiminin kapasitesinin geliştirilmesi, performansının iyileştirilmesi ve artırılması, toplumun yönetime karşı güvenini yeniden tesis etme ihtiyacı, hesap verebilirlik, saydamlık ve yönetişim gibi konular, ortak bir hedef halinde bütün toplumların temel ilgi alanı olmuştur. Öte yandan, siyasi kurumların başarısı, onun yürütme aracı olan kamu yönetiminin performansıyla yakından ilgilidir. Siyaset ve kamu yönetimi, paranın iki yüzü gibidir. Bu nedenle siyaset ve yönetim arasında, kamu politikalarının belirlenmesi, projelerin üretilmesi, programların ve hizmetlerin etkin bir şekilde yürütülmesi konularındaki yakın işbirliği her geçen gün artmaktadır. Kamu yönetimi ile siyasi kurumlar arasında kaçınılmaz olarak gelişen bu işbirliği, bu alanlarda çalışma yapan akademisyenlerin de inceleme ve araştırma konularındaki ortak noktaları artırmaktadır. Bunun yanında, özellikle 1980’den sonra, kamu yönetiminin düşünce ve uygulama olarak özel sektördeki gelişmelerden etkilenmesi ya da yararlanması süreci, İşletme Bilimi disiplinindeki uzmanlarla Kamu Yönetimi dalındaki uzmanların, disiplinler arası çalışmalarını artırmıştır. Böylece kamu yönetiminin, bir taraftan Siyaset Bilimi, diğer taraftan İşletme Bilimi ile ilişkisinin artması sonucu, bu alandaki literatürün gelişmesi hızlanmıştır. Bu eser, 1990’lı yıllarda Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinde lisans programları çerçevesinde hazırlamış olduğum ders notlarının, daha sonraki yıllarda yeniden gözden geçirilmesi ve genişletilmesi suretiyle ortaya çıkmıştır. Dolayısıyla eser, kamu yönetimine giriş niteliğinde bir kitap olarak kurgulanmıştır. Bu nedenle kitapta, hem teorik hem de uygulamaya ilişkin konulara birlikte yer verilmiştir. Kitaptaki konular incelendiğinde, kamu yönetiminin nasıl bir içerikte ele alındığı kolayca anlaşılmaktadır. Anlatımı kolaylaştırmak için çoğu konu maddeleştirilerek ele alınmaya çalışılmıştır. Kitap, öncelikle lisans ve lisansüstü öğrencilerin ihtiyaçları dikkate alınarak hazırlanmıştır. Bununla birlikte kitabın, araştırmacı, yönetici ve memurların da ilgisini çekmesi mümkündür. 1980’den itibaren kamu yönetimi alanında hem teori ve hem de uygulama olarak önemli değişiklikler ortaya çıkmış ve halen devam etmektedir. Kitabın her baskısında bu değişiklikler mümkün olduğu ölçüde yansıtılmaya çalışılmıştır. Özellikle 2000’li yılların başından itibaren ülkemizde hızlanan kamu yönetimi reformlarıyla birlikte ortaya çıkan değişiklikleri, konunun uzmanlarının bile takip etmekte zorlandıkları da bir gerçektir. Bu çerçevede merkezi yönetim, yerel yönetimler, insan kaynakları, yönetimin hesap verebilirliği, etkinliği ve verimliliği alanındaki reform çalışmaları, bu konudaki bilgilerin ve mevzuatın sürekli takip edilmesi ve güncellenmesini gerektirmektedir. Bu bağlamda kitabın her baskısında, mevzuatta meydana gelen değişiklikler mümkün olduğu ölçüde yansıtılmaya ve bilgiler güncellenmeye çalışılmaktadır. Bu yapılırken, diğer teorik ve uygulamaya ilişkin konular da gözden geçirilmektedir.
16 Nisan 2017 tarihinde yapılan halk oylamasıyla Anayasa’nın yürütme organı ve buna bağlı birçok maddesinde değişiklikler gerçekleştirilmiştir. Anayasa’daki söz konusu değişiklikler, beraberinde uyum yasalarını da gündeme getirmiştir. Bu süreçte, son Bakanlar Kurulunun 9 Temmuz 2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 703 sayılı KHK ile birçok kanunda ve kanun hükmünde kararnamede Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine uyum sağlamak amacıyla değişiklikler yapılmıştır. 09 Temmuz 2018 tarihinde ise yeni Cumhurbaşkanı’nın TBMM’de yemin etmesiyle, artık resmen başkanlık sistemine geçilmiş ve parlamenter sistem tarih olmuştur. Anayasa’da Cumhurbaşkanına kararname çıkarma yetkisi verilen konularda hazırlanan Cumhurbaşkanlığı kararnameleri Resmi Gazete’de 10 Temmuz 2018’den itibaren yayımlanmaya başlanmıştır. Yeni sistemin şekillenmesinde şüphesiz anayasal ilkeler önemli olduğu kadar, Cumhurbaşkanlığı kararnameleri uygulamayı şekillendirdiği için bir o kadar da değerlidir. Hal böyle olunca, kitabın uygulamaya ilişkin kısımları yeniden yazılmak ya da güncellenmek durumunda kalınmıştır. Kitabın bu baskısında, 2017 Anayasa değişiklikleri, bu çerçevede uyum yasaları ve Cumhurbaşkanlığı kararnamesi alanına giren konularda yapılan yeni düzenlemeler birlikte ele alınmış ve mümkün olduğu ölçüde kitabın ilgili yerleri güncellenmiştir. Ülkemiz, 10 Temmuz 2018 tarihindenitibaren, özellikle kamu yönetiminin yapısı, denetimi ve personel rejimi bakımından önemli ve hızlı bir değişim sürecine girmiş bulunmaktadır. Yeni sistemin yerleştirilmesi ve başkanlık sisteminin doğasının gereği, kamu yönetimi alanında mevzuatın sık değiştirilmesi beklenen bir gelişmedir. Bu gelişmeler, uygulama alanındaki eserlerin çok sık olarak güncellenmesini de beraberinde getirmektedir. Bu güncellemeler yapılırken eksiklikler ve yetersizlikler her zaman olabilecektir. Kitabın her aşamasında önemli katkıları olan değerli meslektaşlarıma ve öğrencilerime ayrı ayrı teşekkür ederim. Kitabın okuyuculara yararlı olmasını diliyorum.
Ağustos 2020, Göztepe
Prof. Dr. Bilâl ERYILMAZ
- Açıklama
ÖNSÖZ
Kamu yönetimi, modern devletin ve toplum hayatının en önemli unsurunu meydana getirmektedir. Vatandaş olarak, kamu kurumlarının ürettikleri ve yönettikleri mal ve hizmetlerden her gün yararlanmaktayız. Birçok alanda, kamu kurumlarının hizmetlerine bağımlıyız. Kamu yönetiminin performansı, halkın günlük yaşamını önemli ölçüde etkilemektedir. Kamu yönetimi, devletin bir yürütme aracı olarak, günlük hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline gelmesine rağmen, onun yapısı, işleyişi ve sorunları hakkında sistematik bilgi ve araştırmalar yeterli düzeyde değildir. Bunun da temel nedeni, kamu yönetiminin siyaset dışı bir alan olarak görülmesidir. Nitekim siyasi partiler, temel hak ve özgürlükler, hükümet, baskı grupları ve seçim sistemleri gibi anayasal düzenin önemli siyasi kurumları, son zamanlara kadar kamu yönetimine göre daha çok incelenmiştir. Ancak 1980’den itibaren kamu yönetimi alanında yoğunlaşan reformlar ve bunlar üzerinde yapılan tartışma ve değerlendirmeler, kamu yönetimi literatüründe de gerek dünyada ve gerekse ülkemizde önemli bir sıçrama meydana getirmiştir. Kamu yönetiminin kapasitesinin geliştirilmesi, performansının iyileştirilmesi ve artırılması, toplumun yönetime karşı güvenini yeniden tesis etme ihtiyacı, hesap verebilirlik, saydamlık ve yönetişim gibi konular, ortak bir hedef halinde bütün toplumların temel ilgi alanı olmuştur. Öte yandan, siyasi kurumların başarısı, onun yürütme aracı olan kamu yönetiminin performansıyla yakından ilgilidir. Siyaset ve kamu yönetimi, paranın iki yüzü gibidir. Bu nedenle siyaset ve yönetim arasında, kamu politikalarının belirlenmesi, projelerin üretilmesi, programların ve hizmetlerin etkin bir şekilde yürütülmesi konularındaki yakın işbirliği her geçen gün artmaktadır. Kamu yönetimi ile siyasi kurumlar arasında kaçınılmaz olarak gelişen bu işbirliği, bu alanlarda çalışma yapan akademisyenlerin de inceleme ve araştırma konularındaki ortak noktaları artırmaktadır. Bunun yanında, özellikle 1980’den sonra, kamu yönetiminin düşünce ve uygulama olarak özel sektördeki gelişmelerden etkilenmesi ya da yararlanması süreci, İşletme Bilimi disiplinindeki uzmanlarla Kamu Yönetimi dalındaki uzmanların, disiplinler arası çalışmalarını artırmıştır. Böylece kamu yönetiminin, bir taraftan Siyaset Bilimi, diğer taraftan İşletme Bilimi ile ilişkisinin artması sonucu, bu alandaki literatürün gelişmesi hızlanmıştır. Bu eser, 1990’lı yıllarda Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinde lisans programları çerçevesinde hazırlamış olduğum ders notlarının, daha sonraki yıllarda yeniden gözden geçirilmesi ve genişletilmesi suretiyle ortaya çıkmıştır. Dolayısıyla eser, kamu yönetimine giriş niteliğinde bir kitap olarak kurgulanmıştır. Bu nedenle kitapta, hem teorik hem de uygulamaya ilişkin konulara birlikte yer verilmiştir. Kitaptaki konular incelendiğinde, kamu yönetiminin nasıl bir içerikte ele alındığı kolayca anlaşılmaktadır. Anlatımı kolaylaştırmak için çoğu konu maddeleştirilerek ele alınmaya çalışılmıştır. Kitap, öncelikle lisans ve lisansüstü öğrencilerin ihtiyaçları dikkate alınarak hazırlanmıştır. Bununla birlikte kitabın, araştırmacı, yönetici ve memurların da ilgisini çekmesi mümkündür. 1980’den itibaren kamu yönetimi alanında hem teori ve hem de uygulama olarak önemli değişiklikler ortaya çıkmış ve halen devam etmektedir. Kitabın her baskısında bu değişiklikler mümkün olduğu ölçüde yansıtılmaya çalışılmıştır. Özellikle 2000’li yılların başından itibaren ülkemizde hızlanan kamu yönetimi reformlarıyla birlikte ortaya çıkan değişiklikleri, konunun uzmanlarının bile takip etmekte zorlandıkları da bir gerçektir. Bu çerçevede merkezi yönetim, yerel yönetimler, insan kaynakları, yönetimin hesap verebilirliği, etkinliği ve verimliliği alanındaki reform çalışmaları, bu konudaki bilgilerin ve mevzuatın sürekli takip edilmesi ve güncellenmesini gerektirmektedir. Bu bağlamda kitabın her baskısında, mevzuatta meydana gelen değişiklikler mümkün olduğu ölçüde yansıtılmaya ve bilgiler güncellenmeye çalışılmaktadır. Bu yapılırken, diğer teorik ve uygulamaya ilişkin konular da gözden geçirilmektedir.
16 Nisan 2017 tarihinde yapılan halk oylamasıyla Anayasa’nın yürütme organı ve buna bağlı birçok maddesinde değişiklikler gerçekleştirilmiştir. Anayasa’daki söz konusu değişiklikler, beraberinde uyum yasalarını da gündeme getirmiştir. Bu süreçte, son Bakanlar Kurulunun 9 Temmuz 2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 703 sayılı KHK ile birçok kanunda ve kanun hükmünde kararnamede Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine uyum sağlamak amacıyla değişiklikler yapılmıştır. 09 Temmuz 2018 tarihinde ise yeni Cumhurbaşkanı’nın TBMM’de yemin etmesiyle, artık resmen başkanlık sistemine geçilmiş ve parlamenter sistem tarih olmuştur. Anayasa’da Cumhurbaşkanına kararname çıkarma yetkisi verilen konularda hazırlanan Cumhurbaşkanlığı kararnameleri Resmi Gazete’de 10 Temmuz 2018’den itibaren yayımlanmaya başlanmıştır. Yeni sistemin şekillenmesinde şüphesiz anayasal ilkeler önemli olduğu kadar, Cumhurbaşkanlığı kararnameleri uygulamayı şekillendirdiği için bir o kadar da değerlidir. Hal böyle olunca, kitabın uygulamaya ilişkin kısımları yeniden yazılmak ya da güncellenmek durumunda kalınmıştır. Kitabın bu baskısında, 2017 Anayasa değişiklikleri, bu çerçevede uyum yasaları ve Cumhurbaşkanlığı kararnamesi alanına giren konularda yapılan yeni düzenlemeler birlikte ele alınmış ve mümkün olduğu ölçüde kitabın ilgili yerleri güncellenmiştir. Ülkemiz, 10 Temmuz 2018 tarihindenitibaren, özellikle kamu yönetiminin yapısı, denetimi ve personel rejimi bakımından önemli ve hızlı bir değişim sürecine girmiş bulunmaktadır. Yeni sistemin yerleştirilmesi ve başkanlık sisteminin doğasının gereği, kamu yönetimi alanında mevzuatın sık değiştirilmesi beklenen bir gelişmedir. Bu gelişmeler, uygulama alanındaki eserlerin çok sık olarak güncellenmesini de beraberinde getirmektedir. Bu güncellemeler yapılırken eksiklikler ve yetersizlikler her zaman olabilecektir. Kitabın her aşamasında önemli katkıları olan değerli meslektaşlarıma ve öğrencilerime ayrı ayrı teşekkür ederim. Kitabın okuyuculara yararlı olmasını diliyorum.
Ağustos 2020, Göztepe
Prof. Dr. Bilâl ERYILMAZStok Kodu:9786057858863Boyut:16,5x23,5Sayfa Sayısı:412Baskı:15Basım Tarihi:Eylül 2022Kapak Türü:Karton KapakKağıt Türü:1. Hamur
- Taksit Seçenekleri
- PaytrTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim424,15424,152226,28452,573153,97461,904118,02472,08596,54482,68682,14492,86
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.